MANEVI ANAHTAR

Ehlibeyt Günlüğü

Ehl-i Beyt Günlüğü

 İmam Hasan el-Askerî şöyle buyurdu:
“Allah-u Teâlâ, Âdem’i yarattığı günden şimdiye kadar yeryüzünü hüccetsiz bırakmamıştır, kıyamet gününe kadar da hüccetsiz bırakmayacaktır” Ahmed b. İshak (İmam Hasan Askeri (a.s)’ın Kum’daki vekili) şöyle diyor: İmam Hasan Askeri (a.s)’ın huzuruna vararak, O’nun vasisi hakkında soru sormak istiyordum. İmam (a.s), ben bir şey söylemeden şöyle buyurdu: “Ey Ahmed! Allah-u Teâla, Âdem’i yarattığı günden şimdiye kadar yeryüzünü hüccetsiz bırakmamıştır, kıyamet gününe kadar da hüccetsiz bırakmayacaktır. İlahi hüccetin bereketiyle yeryüzü halkından sıkıntılar giderilir, yağmur yağar ve yer bereketlerini dışarı çıkarır.” Arz ettim ki: “Ey Resûlullah’ın oğlu! Sizden sonra İmam ve vasi kimdir?” İmam (a.s) aceleyle yerinden kalkarak iç odaya geçti ve omzunda üç yaşındaki nur topu gibi bir çocuk olduğu halde gelerek şöyle buyurdu: “Ey Ahmed! Eğer Allah-u Teâlâ katında ve O’nun hüccetleri yanında değerli birisi olmasaydın bu çocuğu sana göstermezdim. İşte bu oğlum, Resûlullah (s.a.a)’in adını ve künyesini taşımaktadır. Bu, yeryüzünü, zulümle dolduktan sonra adaletle dolduracak olan kimsedir. Ey Ahmed! Onun misali ümmetin arasında Hızır ve Zülkarneyn misali gibidir. Allah’a and olsun ki O, gaybete çekilecektir; öyle ki O’nun gaybeti döneminde, Allah-u Teâlâ’nın, Mehdi’nin imametine itikat etmede sabit kıldığı ve O’nun zuhuru için dua etmeye muvaffak ettiği şahıslar hariç kimse helak olmaktan kurtulamayacaktır.”Arz ettim ki: “Ey mevlam! Bu çocuğun imametine daha çok mutmain olacağım ve onun Kâim-i Bihak’ın kendisi olduğunu gösterecek bir nişanesi var mıdır?” Bu esnada o çocuk fasih bir Arapça’yla şöyle buyurdu: “Ben, Bakıyyetullah’ım (Allah’ın yeryüzündeki kalan son hüccetiyim), Allah’ın düşmanlarından intikam alacak olan benim! O halde Allah’ın hüccetini gözünle gördükten sonra artık diğer bir nişane isteme.” Ahmed b. İshak diyor ki: “Ben çok sevinçli bir halde İmam Hasan Askerî’den izin alarak dışarı çıktım. Ertesi gün İmam (a.s)’ın yanına dönerek arz ettim ki: “Ey Resûlullah’ın oğlu! Dün bana lütufta bulunduğunuzdan (aziz evladınızı bana gösterdiğinizden) dolayı çok mutlu oldum. Ama Hızır ve Zülkarney’den ondaki olan sünnet ve nişane nedir?” İmam (a.s) buyurdu ki: “Ey Ahmed! Gaybetinin uzun olmasıdır…” (Bihar, c.52, s.24).
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol